Nefsi Terbiye, Hizmet, Zikir

          Merhum Prof. Dr. Mahmud Es’ad Coşan Hocaefendi’nin, Vakfımızın Edirne Kaleiçi semtindeki hizmet binasının açılışı için 26-27 Kasım 1996 tarihlerinde Edirne’ye yaptığı ziyarette, Vakfımızda yaptığı konuşmayı, vefatlarının 8. yılı münasebetiyle istifadenize sunuyoruz.

Şubat Hüznü

                            ŞUBAT HÜZNÜ

      04 Şubat 1926 İskilipli Atıf Hoca (ks)
      04 Şubat 2001 Mahmud Es’ad Coşan (ks)
      06 Şubat 1919 İsmail Necati Zağferanbolî (ks)
      10 Şubat 1911 Hasan Hilmi Kastamonî (ks)
      10 Şubat 1918 Sultan Abdülhamid (II) Han
      12 Şubat 1984 Mahmud Sami Ramazanoğlu (ks)
      16 Şubat 1459 Akşemseddin (ks)
      17 Şubat 1871 Şeyh Şamil (ks)

Yikmak Kolay Başarmak Zor

          Ressam olmaya niyetlenen bir çocuk, yörenin en usta ressamlarından birinin yanında uzun yıllar çıraklık yapar ustalık belgesini almak üzeredir. Ustası çocuğa kendini deneme vaktinin geldiğini ve bir manzara resmi yapmasını, altına “bu resmin beğenmediğiniz yerlerini çizin” diye not düşmesini ve yaptığı eseri şehrin en işlek caddesine asmasını söyler.

          Genç ressam kendisine söyleneni yapar ve yaptığı eseri şehrin en işlek caddesine asar. Akşamüstü yaptığı resmi kontrole gittiğinde resmin karalanmadık, çizilmedik yerinin kalmadığını görür ve ustasının yanına gelir.

Doğru Sözlülük (Sidk)

       İnsana sadakat yakışır görse de ikrah
       Yardımcısıdır doğruların Hazret-i Allah (Ziya Paşa)

       Doğruluk ve sadakat toplumumuzda çok önem taşımaktadır Sıdk (doğruluk), sosyal ilişkilerde güvenilirlik çok önemlidir. Güven sağlayamayan insanlar itibarını kaybederler, sözlerine güvenilmez, tavır ve davranışları inandırıcı olmazlar. 

       Doğruluk Peygamber’lerin ahlâkıdır; Diğer peygamberler gibi Hz. Peygamber (s.a.s.)’in en önemli vasıflarından biri doğruluk üzere olmasıydı. Kabenin onarımında hacerul evsedin yerine getirilmesi konusunda Mekkeliler arasında anlaşmazlık çıkınca, Hz. Peygamber çıkıp geldi hepsi kabul ettiler ve o Muhammedül Emin (güvenilir Muhammed) demişlerdi.