Yilbaşi Kirliliği

       Bir ihtiyaç için akşamüzeri çarşıya çıktığımda şehir merkezinin ve iş yerlerinin yılbaşına hazırlık için süslendiğini gördüm. Üşenmedim alış veriş merkezlerini de dolaştım. Gördüm ki yılbaşına mahsus süsler, noel çamları, noel kıyafetleri, çerezler ve bol miktarda çeşit çeşit içkiler. Biliyorum ki şehir pazarlarında ve işportacılarda da durum aynı. Herkes ticaretini yılbaşına uyarlamış.

HaberlerDuyurular

       Bir ihtiyaç için akşamüzeri çarşıya çıktığımda şehir merkezinin ve iş yerlerinin yılbaşına hazırlık için süslendiğini gördüm. Üşenmedim alış veriş merkezlerini de dolaştım. Gördüm ki yılbaşına mahsus süsler, noel çamları, noel kıyafetleri, çerezler ve bol miktarda çeşit çeşit içkiler. Biliyorum ki şehir pazarlarında ve işportacılarda da durum aynı. Herkes ticaretini yılbaşına uyarlamış.

       Bir ihtiyaç için akşamüzeri çarşıya çıktığımda şehir merkezinin ve iş yerlerinin yılbaşına hazırlık için süslendiğini gördüm. Üşenmedim alış veriş merkezlerini de dolaştım. Gördüm ki yılbaşına mahsus süsler, noel çamları, noel kıyafetleri, çerezler ve bol miktarda çeşit çeşit içkiler. Biliyorum ki şehir pazarlarında ve işportacılarda da durum aynı. Herkes ticaretini yılbaşına uyarlamış.

 

       Henüz görmedim ama eminim ki hindiler de alıcılarını bekliyordur muhtelif satış yerlerinde. Kurbanı kıyım ve vahşet olarak değerlendirenler sofralarına koymak için hindi almaya koşacaklar.

Hacca gidenleri, Araplara para yedirmek olarak değerlendirenlerin, yılbaşı tatillerinde Avrupa ve kayak merkezlerine koştuğu gibi.

       Bu kadar hazırlık çok olduğuna göre demek ki memleketim insanının rağbeti çok yılbaşına. Kutluyorlar büyük bir hazla noel çamının altında, noel kıyafetlerini giyerek, kurban ettikleri hindinin arkasından ellerinde kadehleriyle. Devlet de özel önlemler alıyor, sarhoş olan vatandaşlar için ve taşkınlıklar için alarm veriliyor güvenlik güçlerine.

       Yılbaşında eğlenenlerin temel mantığı şu: ‘Yılbaşına eğlenerek girilirse bütün yıl iyi, neşeli geçermiş.’ Evet, geçen yılbaşında da daha öncekilerde de hep eğlenerek girdiniz. Bak Filistinli kardeşlerimiz kan ağlıyor, hala evlerimize şehit cenazeleri gelmeye, her geçen sene toplumsal cinnet artmaya devam ediyor… Demek ki bu safsata, bu modern hurafeyle kendinizi kandırıyorsunuz.

       Ray değişikliği insanımızın genlerini bozdu. Şahsiyet bozulması, sağ duyu kaybı, ahlaksızlık, kimliksizlik aldı yürüdü. Memleketim insanı belki bugünkü kadar hiç şahsiyet bozukluğu yaşamadı. Değiştirdiğimiz raylar bizi karşı medeniyetlerin yatak odalarından, bar-pavyonlarından, sokak-caddelerinden, eğlence merkezlerinden geçirdi hep. Geçirirken de üzerimizdeki erdemi, şahsiyeti parça parça bıraktı. Bundan sonra bizzat insanımızın kendini de bırakacak. Hatta tavuk çıktığı yumurtayı beğenmeyecek.

       Sağduyu sahipleri, hacı amcalar, hoca efendiler yarınlarda çocuklarını, torunlarını hayatlarında hiç gitmedikleri, gidemedikleri yerlerden toplayacaklar. Şu anda evlerimizi yakmayan yangın belki evlatlarımızın, belki torunlarımızın evinde çıkacak. Zaman zaman görüştüğümüz Avrupa’daki işçi kardeşlerimizin feveranını dinliyorum hep. ‘Hocam biz mahfolmuşuz, çocuklarımızı kaybettik’ diyorlar. Rahmetli Hoca Efendi bir ortamda işçi kardeşlerimize << siz çocuklarınıza bakın onları kaybediyorsunuz>> demişti.
Korunmak için kal’alara sığınmak lazım. Evlerimiz hep birer kale olmalı, evlerimizden bir yol açmalıyız daha korunaklı yerlere, camilere, vakıflara, Mimar Sinan Vakfına…

       Tefekkür, muhasebe yerini vurdumduymazlığa, gününü gün etmeye bıraktı sanırım. Bizim medeniyetimiz geçmişine ‘Rabbim benden kabul etti mi acaba’ diye bakar. Geçirdiği yılın veya ömrünün muhasebesini emreder. Geleceğini de Rabbinin emrinde Resulünün yolunda geçirmeyi emreder. Bu medeniyetin içinden noel baba hiç geçmez.

 

Sebahattin BİLGİÇ
sebahattinbilgic@gmail.com

Yazarın diğer yazıları:

Garib Bayram!
HAYATIN EN GÜNCELİ!
M. Zâhid KOTKU (R.A.)’i Yad Ederken.
HÜZNÜ YAŞAMAK.

 

Edirne Mimar Sinan Vakfı

Takip Edin...

Haber & Duyuru

Sohbetler

Soru & Cevap

Sohbet Takvimi