Eski Camii; Emir Süleyman zamanında 1403 senesinde yapımına başlanmış olup, Musa Çelebi döneminde devam etmiş ve en nihayetinde Çelebi Sultan Mehmet döneminde 1414 senesinde tamamlanmıştır. Eski Camii iç mekan olarak 2116 metrekare olup, dört ayak üzerine dokuz kubbelidir. Mihrap ve Minberi çok ince işlenmiş mermerlerdendir.Mihrabın içinde ufak bir hücre vardır. Camii içerisinde kadınlar mahfelini 1612’de Filibeli Ramazan Ağa yaptırmıştır. Caminin asıl minaresi solda olup, merdiveni kapı aralığından başlayıp çıkan ve tek şerefeli olandır. İki şerefeli olan minare ise sonradan ilave edilmiş ve binadan ayrıdır. Eski Caminin mimarı Konyalı Hacı Alaaddin, Kalfası İbrahimoğlu Ömer’dir.
XVIII asra ait sülüs celisi, talik celisi yazılarla donatılmıştır. Duvarlarındaki Küfi yazıları zikre şayandır. Cami 1748 yangınında ve 1752 depreminde zarar görmüş, bütün bunlar 1. Sultan Mahmud zamanında 1754 senesinde tamir ettirilmiştir. Ayrıca 1929-1939 yıları arasında da restorasyondan geçirilmiştir. Eskiden kış günlerinde Caminin çeşmelerinden sıcak su akması için özel bir tesisata sahip olduğunu da yaptığımız araştırmalar sonucu kaynaklarda rastlamaktayız. Rüknü Yemane Taşı (Kabe Taşı) Mihrabın hemen yanında pencere duvarında bulunan Kabe Taşı Eski Camide en çok ziyaret edilen yerdir. Bu taşın Kabe’den getirilip Camiye konulması ile birlikte yerli ve yabancı ziyaretçilerin sayısında gözle görülür bir artış görülmektedir.
Camii içinde Hacı Bayram Veli Hz.lerinin makamı da bulunmaktadır. Hacı Bayram Veli Hz.leri zahir ve batında son hadde ulaşmış ve kemale ermiş Evliyalardandır. II. Murad zamanında Edirne’ye davet üzerine gelmiş ve bu Camide mevcud olan makamında uzun müddet sohbetler tertip etmiş, nasihatler de bulunmuş halk kendisinden faydalanmış ve feyz almıştır.
Edirne biz Türkler tarafından kılıç ile fethedildiğinden ve Padişahların kılıç kuşanma merasimleri de bu Cami de düzenlendiğinden dolayı günümüzde hala Bayram ve Cuma namazlarında Eski Camii İmamı Minbere elinde bir kılıç ile çıkmakta ve bu gelenek hala günümüzde yaşatılmaktadır.
Ayrıca Eski Caminin görevlilerinin ve Caminin her türlü giderlerinin karşılanması amacıyla alt kısmına Bedesten Çarşısı yapılmıştır. Evliye Çelebi Seyahatname isimli eserinde; Mihrap önündeki bahçede Zambak, Sümbül ve Lale gibi çiçeklerin yetiştirildiği ve yetiştirilen çiçeklerin saksılar içersinde cemaatin arasına konulduğu, kuşların ise Hafız ve Müezzinler ile birlikte şakıdığından bahseder. Bedesten Çarşısından ise; Balkanlar ile geçiş bölgesi olması münasebetiyle tüm altın ve kıymetli taşların ticaretinin Bedesten Çarşısında yapıldığı, çarşının güvenliğinin geceleri 60 kadar Yeniçeri askeri tarafından sağlandığını da belirtmiştir. Eski Camii konum olarak günümüzde şehir merkezine bulunmaktadır.
Fotoğraflar; İsmail AKAY