-92 yıl Osmanlı ya başkentlik yapan Edirne’de, devrin en önemli ve en görkemli binasının Edirne Sarayı olduğunu, bu sarayda Fatih’in eğitim gördüğünü ve oğullarının sünnet törenini yaptırdığını, Edirne Sarayının Balkanlarda en büyük saray olduğunu ve Topkapı Sarayından daha büyük bir alanda hizmet verdiğini,
Edirne sarayından günümüzde sadece Babızade kapısı ve Cihannüma Kasrı nın bazı duvarlarının kalabildiğini, Edirne sarayı içindeki yapıların hepsinin tek örnek olduğunu, bunların başında yer alan Cihannüma Kasrı’nın Osmanlı mimarisinde bir başka örneğinin olmadığını. -Türkiye’nin Avrupa’ya açılan penceresi konumundaki Kapıkule sınır kapısından her yıl ortalama 6 Milyon insanın geçiş yaptığını, Kapıkule’nin Amerika ile Meksika arasında bulunan El Paso sınır kapısından sonra dünyanın en büyük ikinci sınır kapısı olduğunu.
-Kırkpınar güreşlerinin başlangıç yılı olan 1361 yılından 1912 yılına kadar bugün Yunanistan sınırları içerisinde yer alan Simoniva ile Sarı Hızır köyleri arasındaki Kırkpınar çayırında yapıldığını, Balkan savaşları ve I. Dünya savaşı sonunda Edirne ile Mustafa Paşa yolu arasındaki Virantekke denilen yerde düzenlendiğini, 1923 yılından itibaren ise Edirne’nin Sarayiçi denilen yöresinde yapılmaya başlandığını, Kırkpınar güreşlerinin dünyanın en eski spor organizasyonlarından birisi olduğunu.
-Eski Caminin yanında bulunan I. Mehmed’in Eski Camiye vakıf olarak yaptırdığı ve 1418 de bitirilen Edirne Bedesteni, Evliya Çelebinin anlattığına göre; O kadar değerli eşyaya sahipmiş ki, geceleri Bedesten çarşısı 60 Yeniçeri tarafından korunduğunu.
-Üç Şerefeli Caminin 2. Murat tarafından yaptırıldığında dünya üzerinde minaresinde üç tane Şerefesi olan başka hiçbir caminin olmadığını, bu nedenle camiye Üç Şerefeli diye hitap edilmeye başlandığını.
-Dünya üzerinde kubbesi en büyük olan caminin Selimiye Cami olduğunu, Mimar Sinan’ın “Bu benim ustalık eserimdir” dediği, bizzat Peygamber Efendimizin Kanuninin oğlu 2. Selim’in rüyasına girerek bu camiyi Edirne ye yapmasını istediğini.
-Edirne nin Osmanlı yönetimine 1361 de girdiğini, Osmanlı başkentinin I.Murad tarafından 1365 de Bursa’dan Edirne’ye taşındığını ve 1453 de İstanbul’un fethine kadar Osmanlı’ya başkentlik yaptığını, Edirne’nin Osmanlı yönetimine girdiği 1361 yılından bugünkü sınırlarına kavuştuğu 1923 yılındaki Lozan anlaşmasına kadar olan dönemde 2 kez Rus (1828-1829) ve (1877-1878, 1 kez Bulgar (1912), 1 kez de Yunan işgaline uğradığını, Edirne’nin ilk işgale uğradığı 1828-1829 Osmanlı-Rus savaşı sonunda imzalanan Edirne Antlaşmasının Osmanlı Devletinin imzaladığı şartları en ağır antlaşmalardan birisi olduğunu.
-Edirne ilinin toplam yüzölçümünün %60 ının tarımsal alandan oluştuğunu, bu tarımsal alanın Türkiye’nin Ayçiçeği ve Pirinç üretiminde hem toplam üretim hem de hektar başına verimlilikte açık ara birinci olduğunu, Ayçiçek ve Pirinç üretiminde hektar başına verimliliğin AB ortalaması üzerinde olduğunu.
– 1912 Balkan Harbinde Edirne nin savunmasında önemli yer tutan Hıdırlık tabyalarının yapımına Bulgar tehdidinin artması üzerine 1886 yılında başlandığını, yapımının 2 yıl sürdüğünü ve 24 tabyadan oluştuğunu, Hıdırlık tabyalarının etrafındaki hendeklerin ve pusu odasının tam bir savunma-istihkam mühendisliği harikası olduğunu.
-Fatih Sultan Mehmet in 29 Mart 1432 de Selimiye Camii nin arkasında, Etnografya müzesi ve Saray hamamı yanında bulunan, günümüzde ihya edilmiş hali butik olarak hizmet veren eski Saray a ait Taşodalar da doğduğunu, süt annesi ile beraber burada yaşadığını, Osmanlı İmparatorluğunun uzun yıllar yönetildiği Eski Saray dan bugün hiçbir eserin kalmadığını, Fatih in padişah olunca Tunca nehri kenarına yaptırdığı Yeni Saray dan (Saray-ı Cedid-i Amire) ise sadece birkaç yapı ve taş yığınının kaldığını biliyormusunuz?