Hidir Baba’dan Bakinca!

          İnsan bazen canı sıkılınca alışılmışın dışına çıkmak ister. Herkesin hüznünü dağıtma metodu farklıdır. Ben bazen Hıdır Baba’ya çıkmayı ve manzarayı temaşa etmeyi tercih ederim. Beni hep mest etmiştir, Hıdır Baba’dan Edirne’yi seyretmek. Oradan Edirne’nin üzerine  bir şemsiye gibi gerilmiş Selimiye’nin kubbesini ve Allah Bir diye şahadete kalkmış minarelerin ahengini seyretmek müthiş bir hazdır. Hıdır Baba’dan bakınca merkezdeki camiler sanki tek bir yapıymış gibi kucak açar.

          Manzaranın beni çektiği bir günde yokuşu aheste aheste çıkıp arabamı park ettiğimde hemen yüzümü hafiften soğuk esen rüzgarın okşayışına aldırmadan o muhteşem kubbe ve minarelerin ahengine döndürdüm.

Gıyabi Cenaze Namazı Ve Israil’i Telin Mitingi

Rumeli Gençlik Grubu tarafından 09/01/2009 Cuma günü, Edirne Eski Camide kılınan Cuma namazına müteakip ‘Filistinli Şehid Kardeşlerimiz için Gıyabi Cenaze Namazı ve İsrail’i Telin Mitingi’ düzenlendi.

Edirne Mimar Sinan Vakfı bünyesinde mevcut bulunan Rumeli Gençlik Grubunun tertip ettiği Filistinli Şehid Kardeşlerimize Gıyabi Cenaze Namazı bugün; Eski Camide kılınan Cuma namazı sonrası, Edirne’nin yetiştirdiği Alim şahsiyetlerinden Hasan GÜMÜŞ Hoca Efendinin önderliğinde kılındı.

Sudaki Mucize

Kıtlığın ve açlığın insanlığı ciddi olarak tehdit ettiği 21. Yüzyılda toprak ve su en önemli stratejik maddeler olarak kabul edilmektedir. Su hayatın sürekliliğini sağlayan, kültürleri biçimlendiren, medeniyetlerin kaderini belirleyen, vazgeçilmez bir değer olmakla birlikte hakkında çok az bilgiye sahip olduğumuz bir değerdir aynı zamanda. Tüm okurlara çok ilginç geleceğini düşündüğüm bu büyülü dünya’ya kısa bir yolculuk yapalım isterseniz…

 

Selimiye Camii

Mimar Sinan’ın 80 yaşında yaptığı ve “ustalık eserim” dediği anıtsal yapı Osmanlı-Türk sanatının ve dünya Mimarlık tarihinin baş yapıtlarındandır. Yapının mülkiyeti Sultan Selim Vakfındadır. Edirne-Merkez Yeni Mahallededir. Edirne’nin ve Osmanlı İmparatorluğu’nun simgesi olan cami, kentin merkezinde, eskiden Sarıbayır ve Kavak Meydanı denilen yerdedir. Burada daha önce Yıldırım Bayezid’in bir saray yaptırdığı bilinmektedir. 1569-1575’te Sultan II.Selim’in emriyle yaptırılmıştır.

Üç Şerefeli Camii

Üç Şerefeli Camii Burmalı Camii olarak da bilinir, yapımına 1437 yılında başlanmış ve 1447’de yapımı tamamlanmıştır. Camiyi yaptıran  Sultan II. Murad’dır. Caminin mimarı Mimar Muslihiddin (Felçli Mimar)’ dır ayrıca yanında Şahabettin usta yardımcı olarak çalışmıştır. Üç Şerefeli Camii, II. Murad döneminin en önemli yapısı, geçmişin ve geleceğin düğüm noktasıdır. Osmanlı Camii mimarisinin normal gelişme imkanlarını aşıp bir sanat eseri olarak karşımıza çıkmaktadır.