Yağli Güreşimiz Bozulmasin !

Yağli Güreşimiz Bozulmasin !

Bütün bir hafta sonunu gözümü kırpmadan Tarihi Kırkpınar Yağlı Güreşlerini seyretmekle geçirdim. Bu sene 649.su yapıldı. Dile kolay. Savaş gibi nedenlerden dolayı zaman zaman yapılamamışsa da asırlardır devam eden bir gelenek.

Gelenekten Geleceğe !

Sebahattin Bilgiç Sabah namazından sonra mescidin lokalinde otururken, Rahmetli Hocamız Esad Coşan Hocaefendi yaşlı bir cemaate “En çok neye ihtiyacımız var biliyor musun?” diye sorup, cevabını yine kendisi vermişti. Demişti ki; “Havadan çok, sudan çok, yeme içmeden...

M. Zâhid Kotku (R.A.)’I Yad Ederken

        ALİMİN ÖLÜMÜ

        Bir 13 Kasım günü öğrenci evi olarak kiraladığımız evimden çıkıp, okuluma doğru giderken gazete bayiinde unutamadığım başlık gözüme çarptı. Dikildim ve Tercüman Gazetesindeki o punto manşeti okudum.
‘’Alimin ölümü alemin ölümü gibidir.’’

        Ayvacık İmam Hatip Lisesi lise birinci sınıf öğrencisiydim. 12 Eylül ihtilali yeni olmuş, sokakları tutan askerlerin imam hatipli olduğumuzdan dolayı önlerinden geçerken sataşmalarına uğradığımız, tedirgin ama gururla okulumuza gidip geldiğimiz günlerin gölgesi henüz üzerimizde.

Nefsi Terbiye, Hizmet, Zikir

          Merhum Prof. Dr. Mahmud Es’ad Coşan Hocaefendi’nin, Vakfımızın Edirne Kaleiçi semtindeki hizmet binasının açılışı için 26-27 Kasım 1996 tarihlerinde Edirne’ye yaptığı ziyarette, Vakfımızda yaptığı konuşmayı, vefatlarının 8. yılı münasebetiyle istifadenize sunuyoruz.

Şubat Hüznü

                            ŞUBAT HÜZNÜ

      04 Şubat 1926 İskilipli Atıf Hoca (ks)
      04 Şubat 2001 Mahmud Es’ad Coşan (ks)
      06 Şubat 1919 İsmail Necati Zağferanbolî (ks)
      10 Şubat 1911 Hasan Hilmi Kastamonî (ks)
      10 Şubat 1918 Sultan Abdülhamid (II) Han
      12 Şubat 1984 Mahmud Sami Ramazanoğlu (ks)
      16 Şubat 1459 Akşemseddin (ks)
      17 Şubat 1871 Şeyh Şamil (ks)

Yikmak Kolay Başarmak Zor

          Ressam olmaya niyetlenen bir çocuk, yörenin en usta ressamlarından birinin yanında uzun yıllar çıraklık yapar ustalık belgesini almak üzeredir. Ustası çocuğa kendini deneme vaktinin geldiğini ve bir manzara resmi yapmasını, altına “bu resmin beğenmediğiniz yerlerini çizin” diye not düşmesini ve yaptığı eseri şehrin en işlek caddesine asmasını söyler.

          Genç ressam kendisine söyleneni yapar ve yaptığı eseri şehrin en işlek caddesine asar. Akşamüstü yaptığı resmi kontrole gittiğinde resmin karalanmadık, çizilmedik yerinin kalmadığını görür ve ustasının yanına gelir.