Hoca Efendim-2

       Stockholm’de görev yaptığım camide sabah namazını rahmetli Hoca Efendiyle beraber kıldıktan sonra her sabah yaptığımız gibi kahvaltı yaptık. Allah selamet versin ekmek fabrikası ve satış yerleri olan Mustafa Tümtürk kardeşimin o her çeşit harika ekmeklerini anmadan geçmek olmaz. Hazırlanan mütevazı kahvaltı sofrasında muhabbet edilir, karşılıklı konuşulurdu.

       O sıralar misafir olarak bulunan ve memleketi Kulu’ da esnaflık yapan Mehmet Amca da namaza ve sofraya iştirak ederdi. Hoca Efendi Mehmet Amca’ya dedi ki; ‘bir insan için en vazgeçilmez nedir bilir misin?’ Ve arkasından eklediler. ‘Bir insan için havadan da, sudan da yemeden içmeden de anadan babadan da önemli ihtiyaç hocadır. Zira ana baba insanın dünyası için uğraşır ama hocalar ahiretini kurtarmak için uğraşır…’

Hoca Efendim-1

          İmam Hatip lisesi son sınıfta okurken Hasan Gümüş Hocamın rehberliğinde üç kişi Edirne otobüsüyle İstanbul’a hareket etmiştik. Heyecanlıydım çünkü o ana kadar görmediğim Rahmetli Hocamızın sohbetine gidiyorduk. İskender Paşa camiine vardığımızda müthiş bir kalabalıkla karşılaştık. Biz erken varmanın avantajıyla caminin içinde yerimizi aldık.

          Namazın akabinde  Hoca Efendi vaaz vermek üzere kürsüye çıktığında cami daha da doldu. Cemaat bulabildiği iki karış yere oturabilmek için yarış edip, diz üstü vaziyette, başlar gönüllerinin üzerine düşmüş, huşu içinde ağlayarak vaazı dinleyip hatmeye katıldı. O hatme müthiş bir hazdı. Sonrasında defaatle aynı ortamları paylaştık Hocamızla ve ihvan kardeşlerimizle. Allah vesile olanlardan razı olsun. Ben hayatımın en önemli nasibi olarak görmüşümdür Hocamızı tanımayı ve kabul ettilerse müridi olmayı.

Hidir Baba’dan Bakinca!

          İnsan bazen canı sıkılınca alışılmışın dışına çıkmak ister. Herkesin hüznünü dağıtma metodu farklıdır. Ben bazen Hıdır Baba’ya çıkmayı ve manzarayı temaşa etmeyi tercih ederim. Beni hep mest etmiştir, Hıdır Baba’dan Edirne’yi seyretmek. Oradan Edirne’nin üzerine  bir şemsiye gibi gerilmiş Selimiye’nin kubbesini ve Allah Bir diye şahadete kalkmış minarelerin ahengini seyretmek müthiş bir hazdır. Hıdır Baba’dan bakınca merkezdeki camiler sanki tek bir yapıymış gibi kucak açar.

          Manzaranın beni çektiği bir günde yokuşu aheste aheste çıkıp arabamı park ettiğimde hemen yüzümü hafiften soğuk esen rüzgarın okşayışına aldırmadan o muhteşem kubbe ve minarelerin ahengine döndürdüm.

Haydut Devlet Israil Işbaşında

HAYDUT DEVLET İSRAİL İŞBAŞINDA

       Filistin bir çok peygamberin yaşamış olduğu tam bir peygamberler diyarıdır. Filistin topraklarının peygamberler diyarı olması bu toprakların vahye dayanan bütün dinlerde kutsal sayılmasını ve kendisine özel bir değer verilmesini sağlamıştır. Vahye dayanan dinlerin sonuncusu olan İslâm da bu topraklara ayrı bir değer vermiştir.

Yilbaşi Kirliliği

       Bir ihtiyaç için akşamüzeri çarşıya çıktığımda şehir merkezinin ve iş yerlerinin yılbaşına hazırlık için süslendiğini gördüm. Üşenmedim alış veriş merkezlerini de dolaştım. Gördüm ki yılbaşına mahsus süsler, noel çamları, noel kıyafetleri, çerezler ve bol miktarda çeşit çeşit içkiler. Biliyorum ki şehir pazarlarında ve işportacılarda da durum aynı. Herkes ticaretini yılbaşına uyarlamış.

Insan Bu, Hakkidir.

Şükrü Çeşme (*)

          Önümüzdeki günler Kurban Bayramı günleri ve hac günleri. Aynı zamanda da bu hafta İnsan Hakları Haftası. Çok satan bir gazetede yıllar önce yayınlanan bir haberin gülünç başlığı şöyleydi: “Kurban Bayramı ile hac dönemi bu yıl da aynı günlere denk geldi!” Ancak İnsan Hakları Haftası miladi, Kurban Bayramı ve hac günleri ise hicri takvime göre olduğu için, hepsinin aynı zamana rastlaması gerçekten de bu yıla has bir durum oldu.